Kişinin bilgisini sınav sırasında etkili bir şekilde kullanmasına engel olacak düzeyde kaygıya "sınav kaygısı„ denir. Ailenin ve çevrenin kişiden beklentileri, kişinin kendisinden beklentileri ve kişilik özellikleri sınav kaygısına yol açan faktörlerdir.
Çocukluktan itibaren anne-baba tarafından eleştirilen, hata yaptığında yargılanan veya cezalandırılan kişinin öz güveni azalır, performans kaygısı artar, dolayısıyla da başarısı azalır. Gene gelecek kaygısı, sınava yönelik olumsuz düşünceler, sınavı kazanamamanın dünyanın sonu olacağı şeklinde algılar, kişinin performansının üzerinde başarı beklentisi kaygıyı artırıp başarıyı azaltan etmenlerdir.
Kişinin sınava yeterince hazırlanmamış olması, mükemmeliyetçi ve rekabetçi kişilik yapısı gene kaygıyı artıran faktörlerdendir.
Kaygı arttığında çarpıntı, terleme, titreme, yorgunluk, nefes almada güçlük, mide ağrısı, baş ağrısı gibi fiziksel belirtiler ortaya çıkabilir. Uyku ve yemek düzeninde bozukluklar tabloya eşlik edebilir. Dikkati toplamak ve soruları anlamak güçleşir. Bu durumda kişi soruları yanlış anlayabilir, işlem hatası yapabilir ve zamanı iyi kullanamayabilir.
Sınav kaygısının en baştan gelişmemesi için anne-babalara düşen görevler vardır. Öncelikle çocuklarına başarının her şey demek olmadığı, başarısız olsa da çocuklarını sevecekleri mesajını vermelidirler. Anne-babalar sınav sürecinde, çocuklarıyla kendisini nasıl hissettiğine dair konuşmalı, hatta sadece onu dinlemelidirler. Güçlü olduğu alanlarda desteklenen çocukların öz güveni yüksek olacağından, kaygı seviyeleri düşük olur.
Kişinin kendine düşen görevlerin en başında sınava iyi hazırlanmak gelir. Yeterince tekrar ve deneme sınavlarına girmek yararlı olacaktır. Sınava hazırlanırken düzenli beslenme ve uyku olmazsa olmazdır. Fiziksel egzersiz düzenli yapıldığında kaygıyı azaltan en önemli yöntemdir. Nefes ve gevşeme egzersizleri de ek rahatlatıcı yöntemlerdir. Sınav salonu mutlaka önceden görülmeli ve sınava 1-2 gün kala ders çalışmak bırakılmalıdır. Sınava nefes egzersizi yaparak başlamak, sınav esnasında da başkalarına değil kendine odaklanmak önemlidir. Sınavdaki cevapların tüm seçenekleri okunduktan sonra akla ilk yatan işaretlenmelidir. Sorular üzerinde fazla vakit kaybedilmemelidir.
Bu önlemlerin işe yaramadığı durumlarda ise psikiyatri uzmanına başvurulmalıdır.